Ana içeriğe atla

ORUÇ VS SAVM

ORUÇLU MUSUN? SAVM'I EDİYORSUN?

Sıyam yani karşılıklı olarak yerine getirilen savm(kendini tutma)nin amaci yerine getireni "takva"ya ulaştirmasidir.Savm (kendini tutma )iman edenler tarafindan yani Allah'ı sahip olduklari kesin ve dogrulugunda suphe bulunmayan bir bilgi ile bilip bu bilgi uzerine yaşamlarını yapilandirmis kisiler tarafindan yerine getirilen bir faaliyettir.Siyam'i yerine getiren kisi bu faaliyetin sonucunda belirli bir bilic duzeyine ulaşmalidir ki Allah'in buyuklugunu daha iyi kavrasin ve onun nimetlerinin karsiligini odeme yani "şükretme bilincine"ulaşsin.Oruc farscadan dilimize gecmis "gunluk" anlamina gelen bir kelimedir ve kelime geleneksel olarak yerlesmis olan sahur vaktinden iftar vaktine kadar kisinin yeme -icme faaliyetlerine ara vermesini iceren bir faaliyeti tanimlar;Orucun amaci "saati doldurmaktir" bu nedenle dakikalara bile muazzam derecece onem yuklenen bir uygulamaya donusmustur,Sabah ezaninin okundugu sahurun son saniyelerine kadar yeme icme faaliyeti devam ettirilir "ihtiyacin cok uzerinde "yiyecek ve icecek bunyeye depo edilir ve bu yeme-icmeye ara verme isi aksam ezaninin okundugu saniye sona erdirilir dakikalar once basina gecilen sofralarada yine "haddin cok otesindeki" yiyecek ve icecek bunyeye yuklenir.Bu nedenle "Oruc "ayi kabul edilen ve hicri takvimde Ramazan ayi olarak gecen donemde yiyecek ve icecek tuketimi diger aylara gore hissedilir bicimde artmaktadir.Bu yogun beslenmeye karsilik bile "Oruç " faaliyetini sahip oldugu inanis uyarinca kendi rizasi ile yerine getirenlerin "saatin gecmemesi,aclik, susuzluk, zorluk vs gibi pekcok sikayeti sozkonusudur.Bu yakinmalarin temel sebebi Savm ile Oruc arasindaki farktir,Savm islam dinine ait bir "Nüsuk"tur kurallari alemlerin rabbi tarafindan belirlenmis ve "iman eden kimselerce" suphesiz bir bilgi uzerine yerine getirilen "Allah'a yaklastirici iman eden kisilerin bilinc duzeyini arttirici bir uygulama ike Oruc belirli saatler arasinda yeme icmeyi engellemek uzerine kurulu geleneksel bir uygulamadir amac " ac ve susuz bir bunye ile saat doldurmanin " otesine gecemez.Savmdaki bilincin ve idrakin yerini Oructa geleneksel normlara sorgulamadan itaat ve bilicsizlik hali alir,saatlerce biyolojik ihtiyaclarini gidermesi engellenmis bir bedenin "şuurlu" bir durumda oldugunu idaa etmek zaten manasizdir.Şimdi siz bu kitaptan okudugunuza gore karsilikli olarak savm'i ediyorsunuz yoksa sizden oncekilerden gordugunuz gibi bedeninizi saatlerce ac ve susuz birakarak oruc mu tutuyorsunuz?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SURYA NAMASKARA (GÜNEŞİ SELAMLAMA) –Hinduizm / NAMAZ(ATEŞİ SELAMLAMA) -Meccusilik-

‘’Kime secde(itaat) ettiğini bilmemek’’ ‘’ Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş ’’NELM 24 Güneş ,dünyadaki canlılık ile olan doğrudan ilişkileri sebebi ile ‘’insan ‘’denen varlığın çevresindeki nesnelere anlamlar yüklemeye başlamasından ve aralarındaki ilişkileri çözümlemesinden itibaren önemli bir varlık konumuna gelmiştir.Avcılık ve Tarıma dayalı toplumlarda doğanın canlanma ve ölme zamanları mevcut hayvan popilasyonunu ve hasat evrelerini doğrudan etkilemesi ,sözkonusu durumların ise doğrudan ‘’Güneş’’ ile olan bağlantısı gerek avcı gerekse tarım toplumlarının güneş ile yakın bir ilişki içinde olmasını sağlamıştır.Doğadaki sebep-sonuç ilişkisinin farkında olan ancak yetesiz bilimsel anlamda gelişmemişliği nedeni ile bu durumlara mantıklı bir açıklama getiremeyen insan zaman içinde rasyonel olarak cevap veremediği sorulara irasyonel cevaplar bularak manevi açıda

Hayvanların Kulaklarını Yarmak ve SÜNNET(HITAN)

CİNSEL ORGANIN UCUNUN KESİLMESİNİ EMREDEN BİR YARATICIYA İNANMAK Yıllık milyonlarca Türk Lirasına ulaşan sünnet düğünü sektörü,operasyon başına binlerce lira alan ''sünnetçiler'',operator doktorlar ve özel hastaneler;süslü püslü tören kıyafetleri ;kim olduğunun bile farkına varamadığı küçücük yaşında yaratıcısının cinsel organının ucunun kesilmesini emrettiğini düşünen bir çocuk; Size Allah'ın yarattığını değiştirme hakkını veren kimidir? ''Lekad halaknel insâne fî ahseni takvîm'' Biz insanı en güzel biçimde yarattık.Tin 4 ''Allah, şeytana lânet etti. Ve şeytanşöyle dedi: "Ben mutlaka, Senin kullarından belli bir nasip edineceğim. ''Ve onları mutlaka dalâlette bırakacağım. Ve onları, mutlaka emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim ve mutlaka onlara emredeceğim. Böylece onlar, mutlaka DAVARLARIN KULAKLARINI KESECEKLER ve onlara emredeceğim, öyle ki mutlaka, ALLAH'IN YARATTIĞINI DEĞİŞTİRECEKLER. Ve kim, Allah'tan

SALAT ,İKAME-İ SALAT & İNFAK

‘’Malları ve canları ile Allah yolunda mücadele edenler; işte onlar, onlar sadıklardır.’’ Hucurat 15 Allah katında din(yaşam sistemi) ‘’Allah katında din, ancak İslâm dinidir.’’Ali İmran 19 ;Din insanın ve bununla bağlantılı olarak insanın içinde yaşadığı toplum tarafından uygulanan yaşam sistemidir,zaman içinde oluşturulmuş değerler ile belirlenen sosyo-ekonomik yapıdır.Bu sosyo ekonomik yapı toplum tarafından oluşturulan normlarla kontrol edilmekte devamlılığı sağlanmaktadır.Bugün temelinde ‘’özel mülkiyet’’ bulunan sosyo-ekonomik yapı, insanlığın dinini(yaşam sistemini) oluşturmaktadır,sahip olduğu güç ile doğru orantılı olarak özel mülkiyet hakkını pekiştiren mekanizmalar oluşmakta bu hakkın ‘’likit bir halde’’ hareketini sağlayan ‘’parasal sistem’’ sayesinde insanların emeklerinin amacı özel mülkiyetini daha çok arttırmak olmaktadır.İnsanlar tarafından oluşturulan devletlerin temeli ‘’özel mülkiyetin güvenliğinin ve meşruiyetinin’’ sağlanması haline gelmiştir.Milyonla