Ana içeriğe atla

"O"NUN VAROLMAMA DURUMU

''Varlıkfelsefenin temel kavramlarından birisidir. Var olan ya da varolduğu söylenen şey, varlık kavramının içeriğini oluşturur. İlk olarak Elea okulu'nun öncüsü Parmanidestarafından kullanıldığı sanılmaktadır. Farklı felsefe okullarında ya da akımlarında farklı anlam katmanların ele alınmakta ve tanımlanmaktadır. Öznel ve nesnel varlık tanımları sözkonusudur ve bu varlık kavramı özellikle varlık teorisinde (ontoloji de) temel bir rol oynar. Varolanın varoluşu durumu, ancak varolan şeylerle varlık arasında bir ayrım sözkonusudur. Varlık varolanların her birinde mevcut olan niteliktir bir anlamda. Aristoteles varlığı varolanların içerisindeki özdeş olan nitelikler olarak belirtir. Bütün olanların genel kavramı. Gerçek varlık ve düşünsel varlık olarak iki ayrı şekilde belirtilir. Gerçek varlık varoluş olarak belirtilirken, düşünsel varlık öz olarak belirtilir.''Vikipedi
Tüm varlığın yaratıcısı ,varolma durumu içinde bulunamaz  ve ‘’varlık’’ olarak tanımlanmaz.İnsanın yada anlamlandırma kabiliyetine sahip tüm canlıların bir şeyi ‘’varlık’’ olarak niteleyebilmesinin temel şartı ‘’bilinen başka bir varlık ile arasında kurduğu ilişkidir’’.İnsan bilmediği bir varlığı bildiği başka bir varlığı referans kabul ederek anlamlandırır.Yeni varlık karşısına çıkacak yeni bilinmez varlıkların referansını oluşturacaktır.İnsan varlık alemini bu ilişkiler ağı çerçevesinde oluşturur.İnsan ne kadar çok bilgi girişi sağlarsa mevcut ağ o kadar genişler ve çevresindeki dünyayı daha detaylı ve gerçekçi olarak anlamlandırabilir,mevcut ilişki yapısını çözerek karşısına çıkacak sorunlarda bu yapıya ilişkin kanunları kullanabilir.Ancak kesin biçimde tanımsız olan  ve isimlendirilemeyen "O" kavramı için referans alacak başka hiçbir varlık sözkonusu değildir.Bu sebeble yapılacak her ilişkilendirme çalışması kavramın mutlaklığına zarar verecektir."O"(yaratıcı) kavramın kendisi de bizzat yaratıcının yaratması ile ortaya çıkması sebebiyle kavram sadece bir gölgeyi,bir iz düşümünü tanımlar."O"(yaratıcı) kavramını tanımlamaya en yakın kavram sahip olduğu ''tekillik'' ve ''mutlak sonsuzluğu'' ile ‘’HİÇLİK"  yada ‘’HİÇ" kavramıdır.Bilinen her varlıktan bağımsız olduğu gibi, karşıtlığı olmayan bir durumu tanımlar,bir boşluk(gizlenme/yerinde olmama)tan çok varlık sahasından bağımsızlığı en iyi ifade eden kavram durumundadır.
Bu nedenle tüm varlığın yaratıcısı olan "O" bir ''varlık olarak'' tanımlanamamakta ve "O"nun varlığının kanıtı olarak ifade edilen bütün tezler mutlak biçimde çöküşe uğramaktadır.

Varlık Felsefesi


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SURYA NAMASKARA (GÜNEŞİ SELAMLAMA) –Hinduizm / NAMAZ(ATEŞİ SELAMLAMA) -Meccusilik-

‘’Kime secde(itaat) ettiğini bilmemek’’ ‘’ Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş ’’NELM 24 Güneş ,dünyadaki canlılık ile olan doğrudan ilişkileri sebebi ile ‘’insan ‘’denen varlığın çevresindeki nesnelere anlamlar yüklemeye başlamasından ve aralarındaki ilişkileri çözümlemesinden itibaren önemli bir varlık konumuna gelmiştir.Avcılık ve Tarıma dayalı toplumlarda doğanın canlanma ve ölme zamanları mevcut hayvan popilasyonunu ve hasat evrelerini doğrudan etkilemesi ,sözkonusu durumların ise doğrudan ‘’Güneş’’ ile olan bağlantısı gerek avcı gerekse tarım toplumlarının güneş ile yakın bir ilişki içinde olmasını sağlamıştır.Doğadaki sebep-sonuç ilişkisinin farkında olan ancak yetesiz bilimsel anlamda gelişmemişliği nedeni ile bu durumlara mantıklı bir açıklama getiremeyen insan zaman içinde rasyonel olarak cevap veremediği sorulara irasyonel cevaplar bularak manevi açıda

Hayvanların Kulaklarını Yarmak ve SÜNNET(HITAN)

CİNSEL ORGANIN UCUNUN KESİLMESİNİ EMREDEN BİR YARATICIYA İNANMAK Yıllık milyonlarca Türk Lirasına ulaşan sünnet düğünü sektörü,operasyon başına binlerce lira alan ''sünnetçiler'',operator doktorlar ve özel hastaneler;süslü püslü tören kıyafetleri ;kim olduğunun bile farkına varamadığı küçücük yaşında yaratıcısının cinsel organının ucunun kesilmesini emrettiğini düşünen bir çocuk; Size Allah'ın yarattığını değiştirme hakkını veren kimidir? ''Lekad halaknel insâne fî ahseni takvîm'' Biz insanı en güzel biçimde yarattık.Tin 4 ''Allah, şeytana lânet etti. Ve şeytanşöyle dedi: "Ben mutlaka, Senin kullarından belli bir nasip edineceğim. ''Ve onları mutlaka dalâlette bırakacağım. Ve onları, mutlaka emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim ve mutlaka onlara emredeceğim. Böylece onlar, mutlaka DAVARLARIN KULAKLARINI KESECEKLER ve onlara emredeceğim, öyle ki mutlaka, ALLAH'IN YARATTIĞINI DEĞİŞTİRECEKLER. Ve kim, Allah'tan

SALAT ,İKAME-İ SALAT & İNFAK

‘’Malları ve canları ile Allah yolunda mücadele edenler; işte onlar, onlar sadıklardır.’’ Hucurat 15 Allah katında din(yaşam sistemi) ‘’Allah katında din, ancak İslâm dinidir.’’Ali İmran 19 ;Din insanın ve bununla bağlantılı olarak insanın içinde yaşadığı toplum tarafından uygulanan yaşam sistemidir,zaman içinde oluşturulmuş değerler ile belirlenen sosyo-ekonomik yapıdır.Bu sosyo ekonomik yapı toplum tarafından oluşturulan normlarla kontrol edilmekte devamlılığı sağlanmaktadır.Bugün temelinde ‘’özel mülkiyet’’ bulunan sosyo-ekonomik yapı, insanlığın dinini(yaşam sistemini) oluşturmaktadır,sahip olduğu güç ile doğru orantılı olarak özel mülkiyet hakkını pekiştiren mekanizmalar oluşmakta bu hakkın ‘’likit bir halde’’ hareketini sağlayan ‘’parasal sistem’’ sayesinde insanların emeklerinin amacı özel mülkiyetini daha çok arttırmak olmaktadır.İnsanlar tarafından oluşturulan devletlerin temeli ‘’özel mülkiyetin güvenliğinin ve meşruiyetinin’’ sağlanması haline gelmiştir.Milyonla