Ana içeriğe atla

KURB / KURBAN


Tanrılara kurban sunma insanlık tarihi kadar eski bir gelenektir,ilkel kabilelerde ve doğaya dayalı çok tanrılı dinlerde tanrılara yaklaşma ,şükranlarını sunma yada hışımlarından kurtulabilmek amacı ile tarih içinde çok çeşitli kurban (kadın,çocuk ,erkek,hayvan vb)ritüelleri uygulanmıştır.Malesef zaman içinde rivayetler aracılığı ile tahrifata uğratılmış olan İslam dininin pratiğinde de asıl amacı ve anlamı çok farklı olan ‘’Kurban ‘’ kavramı büyük ve küçük baş hayvanların etleri ve kanları için boğazlanması gibi dar bir tanıma hapsedilmiş,sırat köprüsünden geçmeyi kolaylaştırma beklentisinin yanında ‘’islam toplumunda yaşayıp’’et yeme imkanı bulamayan fakire ve yoksula et yedirme sosyal dayanışmayı artırma gibi misyonlarında yüklenmesi ile yapılan hayvan katilamı makul olarak gösterilmeye çalışılmıştır.
Kurban nedir?
Kurb/Kurban:Kurb Arapçada akraba anlamına gelir.
‘’Ve âti ZEL KURBA hakkahu vel miskîne vebnes sebîli ve lâ tubezzir tebzîrâ(tebzîren)
‘’Akrabaya, miskinlere ve yolda olanlara hakkını ver! Ve savurarak, israf etme'’(İSRA 26)
Kurban ise Arapça yaklaşmak,yakın olmak anlamlarında kullanılır.
‘’İz karrabâ kurbânen’’
‘’İkisini Allâh'a yaklaştıracak birer kurban sundukları zaman’’(MAİDE 27)
Allah'a yaklaşmak amacıyla yapılan secde, salât, salâtı ikâme, cihad, yetimin ikramı, sâlihâtı işleme, işsize iş verme vs. gibi her türlü güzel davranışın adı olmasına rağmen, anlamı daraltılarak sadece “Allah'a yaklaşabilmek için kesilen hayvan olarak” anlaşılmıştır.
vescud vakterib/secde et ve yaklaş(ALAK 19)
Kevser Suresi
Bugün yüzbinlerce büyük ve küçük baş hayvanın vahşice katledilmesine dayanak olarak gösterilen sure Kevser(büyük ,bol nimet) suresidir.
‘’Muhakkak ki biz sana pek çok nimet verdik.
Öyleyse salat et(destek ver) Rabbin için karşına çıkan tüm zorluklara gögüs ger.
Muhakkak ki ortadan kaybolup gidecek olan sen değil sana düşmanca davrananlardır.’’KEVSER 1-3
Görüldüğü üzere surede Resule verilen nimette bahsedilmektedir.
***Resule verilen ‘’KEVSER’’ (NİMETİN EN BOLU/BÜYÜĞÜ)
‘’Rabbin seni terketmedi ve darılmadı
Gerçekten senin için ahiret dünyadan daha hayırlıdır.
Ve mutlaka Rabbin yakında sana verecek , böylece sen razı olacaksın
Seni yetim bulmadı mı? Sonra barındırmadı mı?
Ve seni dalâlette buldu sonra hidayete erdirdi.
Ve seni yokluk içinde buldu sonra zengin kıldı.
Fakat bundan sonra yetimi kahretme
Ve amma saili (bir şey isteyeni) bundan sonra azarlama
Ve fakat, Rabbinin ni'metlerini artık anlat’’ DUHA 3-11
Resule verilen nimeti açıklayan Duha suresinin ardından tüm meallerde ‘’namaz kıl ve kurban kes olarak’’ dilimize çevrilen ‘’ Fe salli li rabbike venhar’’ ayetine gelir ayete geçen salat ;bugünün uydurma ritüeli olan farsça ‘’namaz ‘’ yapılmış Rabb için yerine getirilmesi istenen ‘’venhar ‘’ ise kurban kes olarak aktarılmıştır.Narh yani gerdanın fiil hali olan’’ venhar ‘’ ne demektir?
***VENHAR
Nahr/Venhar:Narh gögüs gerdan anlamına gelir mastar hali olan venhar, eli göğse değdirmek, göğüslemek, devenin göğsüne bıçak saplayıp kesmek anlamında kullanılmaktadır.Surenin birinci ve ikinci ayetleri bir arada incelendiğinde verilen büyük nimet karşılığında destek sağlanması ve karşılaşılacak zorluklara bu nimetler karşılığı olarak gögüs gerilmesi istendiği açık biçimde ortaya çıkmaktadır.
''le nahrucenne me’akum/biz mutlaka sizinle birlikte çıkarız''(HAŞR 11)
Günümüzde hayvan boğazlama olarak uygulanan Kurban ritüeline dayanak gösterilen kelimelerden bir diğeri BAKARA,MAİDE ve FETH surelerinde geçen Hedy/hediye kelişmesidir.
***Hedy /Hediye(karşılık beklemeden verilen şey)
Ve etimmûl hacce vel umrete lillâh(lillâhi), fe in uhsirtum fe mesteysera minel heydi
Hacc ve umreyi Allah için tamamlayın,fakat eğer
alıkonulursanız.Gücünüzün yettiği bir HEDİYEYİ gönderin.HEDİYE yerine ulaşıncaya kadar başlarınızı traş etmeyin.(BAKARA 196)
Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tuhıllû şeâirallâhi ve lâş şehral harâme ve lâl hedye
Ey iman edenler, Allah’ın emirlerine, emirleriyle bağlantılı hususlara, Allah’ın savaşı haram kıldığı aylardaki yasaklara, HEDİYELERE (MAİDE 2)
hedyen bâligal ka’beti/ kabeye ulaşan HEDİYE (MAİDE 97)
Humullezîne keferû ve saddûkum anil mescidil harâmi vel hedye
Onlar ki kâfirdirler. Ve sizi Mescid-i Haram'dan ve bekletilen HEDİYELERden men ettiler.(FETİH 25)
Hac ve umreyi tamamlayamayanların buralara güçlerinin yettiği bir şeyi karşılıksız olarak göndermelerini ifade eden hedy kelimesinin boğazlanacak yada kesilecek hayvan ile hiçbir alakası bulunmamaktadır.Hediyeler mescidi haramda bulunan hacc ve umre faaliyetini yerine getiren kimseler için gönderilmektedir ve onların ihtiyaçlarını karşılama amacı taşımaktadırlar.Gücünüzün yettiği ifadesi ilede bunun orada bulunanların ihtiyacına yönelik hertürlü madde olduğu açıkça ortaya konulmaktadır.
Kurban kesmenin diğer bir dayanak noktası İbrahim’e olgunu boğazlamanın emredildiği idaa edilen SAFFAT suresinin ayetleridir.
***İBRAHİM VE ZİBHIN
‘’Ve muhakkak ki ben, Rabbime ulaşan olacağım. O, beni hidayete erdirecek. Rabbim, bana salihlerden bağışla " Dedi
Böylece ibrahime yumuşak huylu bir delikanlıyı müjdeledik
Böylece onunla beraber çalışma çağına eriştiği zaman dedi ki: "Ey oğulcuğum! Gerçekten ben, uykuda seni boğazladığımı (mağdur ettiğimi)gördüm. Haydi bak (bir düşün). Bu konudaki görüşün nedir?" ;O da "Ey babacığım! Emrolunduğun şeyi yap. İnşaallah beni sabredenlerden bulacaksın" dedi.
Sonra ne zaman ki ikisi de İslâmlaştılar (Teslim oldular) ve İbrâhîm, o'nu alnı üzere yatırdı(emrolunduğu şey nedeni ile yüzüstü bıraktı,mağdur etti)
Ve ona "Ey İbrâhîm!" diye nida ettik
Sen rüyaya sadık kaldın(Allah tarafından emrolunduğun şey sebebi ile )oğlunu yüzüstü bıraktın. Muhakkak ki Biz, muhsinleri işte böyle mükâfatlandırırız
Şüphe yok ki bu, elbette apaçık bir sınamaydı
Ve ona büyük bir zibhın’ı fidye (yaptığı bu fedakarlığın karşılığı olarak)verdik.
Sonrakiler arasında onu (ismini/namını)bıraktık. İbrâhîm 'a selâm olsun.
Biz, Muhsinleri(iyilik yapanları,Allah yolunda fedakarlık edenleri) işte böyle mükâfatlandırırız.
Muhakkak ki o, Bizim mü'min kullarımızdandır’’(SAFFAT)
Sözkonusu ayet grubunda İbrahime rüyasında Allah katından bir emir verildiği ve bu emri yerine getirmek için oğlunu madur edeceği ,İbrahim durumu oğluna aktardığı oğlunun duruma teslimiyet göstererek babasından kendisini madur edip yüzüstü bırakmak pahasına emri yerine getirmesini istemesi.İbrahim oğlunu yüzüstü bırakarak Allah’ın emri yerine getirmesinden dolayı kendisine çok büyük bir nimet bahşedildiği anlatılmaktadır.Konunun canlı boğazlanması ile bir bağlantısı bulunmamaktadır.
Hacc suresinin 26 ve 37 . ayetleri arasındaki ayetlerde Kurban ritüeline dayanak olarak gösterilmiş ancak sözkonusu ayet grubunda insanlara nimet olarak verilen hayvanların nasıl kurban edileceği değil nasıl kesilip kimlerle birlikte tüketileceğine ait bilgiler bulunmaktadır.
HACC SURESİ 26-37
Ve hani Biz bir zamanlar, “Sakın Bana hiçbir şeyi ortak koşma; dolaşanlar, orada haksızlığa baş kaldıranlar, Allah'ı birleyenler, boyun eğip teslimiyet gösterenler için evimi tertemiz et, kendilerine ait birtakım menfaatlere tanık olmaları ve Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerinde, belli günlerde O'nun adını anmaları için insanlar arasında ilâhiyat eğitim-öğretimi verileceğini duyur. Yürüyerek veya yorgun düşmüş binekler üstünde her derin vadiyi aşarak sana gelsinler! Sonra kirlerini giderip temizlensinler. Adaklarını yerine getirsinler. Eski evde/özgür evde/Ka‘be'de dolaşsınlar” diye, o evin/Ka‘be'nin yerini, İbrâhîm için hazırlamıştık. –Siz de onlardan yiyin ve zorluk çeken fakiri doyurun.–
İşte böyle! Ve kim, Allah'ın dokunulmaz kıldıklarına saygı gösterirse, artık bu, kendisi için Rabbinin katında hayırdır. Size bildirilegelenden başka bütün hayvanlar size helal kılınmıştır. O hâlde Allah'a yönelmişler olarak, O'na ortak kabul edenler olmayarak o putlardan olan kirlilikten kaçının, yalan sözden de kaçının. Allah'a kim ortak koşarsa artık o kimse, gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgârın kendisini ıssız bir yere sürüklediği şey gibidir.
İşte böyle! Her kim Allah'ın varlığına işaret olan şeylere saygı gösterirse, –ki şüphesiz bu saygı gösterme, kalplerin Allah'ın koruması altına girmesindendir– sizin için onlarda belli bir süreye kadar birtakım yararlar vardır. Sonra, bunların varış yeri; Beyt-i Atik'e/eski eve/özgür eve/Ka‘be'yedir.
‘’Ve Biz, her önderli toplum için, Allah'ın kendilerine hayvanların kusursuzlarından rızık olarak verdikleri üzerine O'nun adını ansınlar diye bir kulluk gösteri yeri/ kulluk biçimi yaptık. İşte, sizin ilâhınız, bir tek ilâhtır. O nedenle, yalnız O'nun için Müslüman olun. Allah anıldığı vakit kalpleri titreyen, kendilerine isabet edene sabreden, salâtı ikame eden ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden Allah yolunda harcayan, Allah'a içtenlikle boyun eğen o kimselere müjdele.
Büyükbaş hayvanları da; Biz, onları sizin için Allah'ın varlığının işaretlerinden yaptık. Sizin için onlarda hayır vardır. O nedenle ön ayaklarının biri bağlı hâlde keserken/ saf hâlindelerken üzerlerine Allah'ın adını anın. Sonra yanları yere yaslandığı vakit de onlardan yiyin, ihtiyacını gizleyene ve isteyene de yedirin. Böylece Biz, onları kendinize verilen nimetlerin karşılığını ödeyesiniz diye size boyun eğdirdik.
Onların etleri ve kanları kesinlikle Allah'a ulaşmayacaktır. Ancak, O'na, sizden “Allah'ın koruması altına girme” ulaşır. Size kılavuzluk ettiği üzere Allah'ı büyükleyesiniz diye, o büyükbaş hayvanları, size işte böyle boyun eğdirdi [hiç değişmeden, gelişmeden size boyun eğecek özelliklerde yarattı]. Ve iyilik, güzellik üretenleri müjdele.
Kurban(hayvan kesme) ,Bir yaşam sistemini tanımlayan İslam dininde hayvanların Allah için kesilmesi gibi bir ritüel sözkonusu değildir.Atalarından miras aldıkları gelenekleri ve bu geleneklerle kendilerine aktarılan yaşam biçiminden vazgeçmek istemeyenlerin sürdürdüğü batıl bir gelenekten ve boş bir inançtan öte bir anlam ifade etmemektedir.Bugünkü Hayvan kesme geleneğine adını veren Kurban’ın Kurani anlamı Allah’a yakınlık amacı ile yapılan her türlü harekettir,Hacc döneminde yani kendiside uydurma olan Kurban bayramında yerine getirilmesine dayanak gösterilen ‘’Hedy ‘’ kavramı ise hacc ve umre faaliyetini yerine getirenlere bir sebepten dolayı yerine getiremeyenler tarafından ihtiyaçlarını karşılamaları için gönderilen bağışları ifade etmektedir.İbrahim’e çok sevdiği evladını madur etmek pahasına yerine getirdiği Allah’ın emrinin karşılığı olarak verilen ‘’ZİBHIN’’ na verilen ‘’gökten inen koç’’ anlamı İlahi bir dinin öğesi olmaktan çok geçmiş toplumların fantastik öğeler içeren çok tanrılı dinlerinin bir unsuru olarak durmaktadır.Elbeteki İbrahime yaptığının karşılığı olarak ve adını bugülere getirecek kadar büyük bir nimet bahşedilmiştir. Ama bu kitabı aklı ile okuyanların apaçık göreceği gibi ‘’boynuzlu bir Koç’’un çok ötesinde ‘’İlahi bir bilgi’’dir.
Kesinlikle Kuran’i hiçbir temele dayanmayan Kuran’ın içerdiği kavramların çarpıtılması ve gelenekler çerçevesinde içinin boşaltılması ile oluşan Hayvan kesme kültürü ve Hayvan kesme bayramı ,Bize aklımızı kullanmamızı emreden Allah tarafından değil Allah’ın dosdoğru yolunda oturan ve aklını kullanmayanları yoldan çıkaran şeytan tarafından birilerine emredilmekte ve uygulatılmaktadır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SURYA NAMASKARA (GÜNEŞİ SELAMLAMA) –Hinduizm / NAMAZ(ATEŞİ SELAMLAMA) -Meccusilik-

‘’Kime secde(itaat) ettiğini bilmemek’’ ‘’ Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş ’’NELM 24 Güneş ,dünyadaki canlılık ile olan doğrudan ilişkileri sebebi ile ‘’insan ‘’denen varlığın çevresindeki nesnelere anlamlar yüklemeye başlamasından ve aralarındaki ilişkileri çözümlemesinden itibaren önemli bir varlık konumuna gelmiştir.Avcılık ve Tarıma dayalı toplumlarda doğanın canlanma ve ölme zamanları mevcut hayvan popilasyonunu ve hasat evrelerini doğrudan etkilemesi ,sözkonusu durumların ise doğrudan ‘’Güneş’’ ile olan bağlantısı gerek avcı gerekse tarım toplumlarının güneş ile yakın bir ilişki içinde olmasını sağlamıştır.Doğadaki sebep-sonuç ilişkisinin farkında olan ancak yetesiz bilimsel anlamda gelişmemişliği nedeni ile bu durumlara mantıklı bir açıklama getiremeyen insan zaman içinde rasyonel olarak cevap veremediği sorulara irasyonel cevaplar bularak manevi açıda

Hayvanların Kulaklarını Yarmak ve SÜNNET(HITAN)

CİNSEL ORGANIN UCUNUN KESİLMESİNİ EMREDEN BİR YARATICIYA İNANMAK Yıllık milyonlarca Türk Lirasına ulaşan sünnet düğünü sektörü,operasyon başına binlerce lira alan ''sünnetçiler'',operator doktorlar ve özel hastaneler;süslü püslü tören kıyafetleri ;kim olduğunun bile farkına varamadığı küçücük yaşında yaratıcısının cinsel organının ucunun kesilmesini emrettiğini düşünen bir çocuk; Size Allah'ın yarattığını değiştirme hakkını veren kimidir? ''Lekad halaknel insâne fî ahseni takvîm'' Biz insanı en güzel biçimde yarattık.Tin 4 ''Allah, şeytana lânet etti. Ve şeytanşöyle dedi: "Ben mutlaka, Senin kullarından belli bir nasip edineceğim. ''Ve onları mutlaka dalâlette bırakacağım. Ve onları, mutlaka emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim ve mutlaka onlara emredeceğim. Böylece onlar, mutlaka DAVARLARIN KULAKLARINI KESECEKLER ve onlara emredeceğim, öyle ki mutlaka, ALLAH'IN YARATTIĞINI DEĞİŞTİRECEKLER. Ve kim, Allah'tan

SALAT ,İKAME-İ SALAT & İNFAK

‘’Malları ve canları ile Allah yolunda mücadele edenler; işte onlar, onlar sadıklardır.’’ Hucurat 15 Allah katında din(yaşam sistemi) ‘’Allah katında din, ancak İslâm dinidir.’’Ali İmran 19 ;Din insanın ve bununla bağlantılı olarak insanın içinde yaşadığı toplum tarafından uygulanan yaşam sistemidir,zaman içinde oluşturulmuş değerler ile belirlenen sosyo-ekonomik yapıdır.Bu sosyo ekonomik yapı toplum tarafından oluşturulan normlarla kontrol edilmekte devamlılığı sağlanmaktadır.Bugün temelinde ‘’özel mülkiyet’’ bulunan sosyo-ekonomik yapı, insanlığın dinini(yaşam sistemini) oluşturmaktadır,sahip olduğu güç ile doğru orantılı olarak özel mülkiyet hakkını pekiştiren mekanizmalar oluşmakta bu hakkın ‘’likit bir halde’’ hareketini sağlayan ‘’parasal sistem’’ sayesinde insanların emeklerinin amacı özel mülkiyetini daha çok arttırmak olmaktadır.İnsanlar tarafından oluşturulan devletlerin temeli ‘’özel mülkiyetin güvenliğinin ve meşruiyetinin’’ sağlanması haline gelmiştir.Milyonla