Ana içeriğe atla

ÖRÜNTÜ & KURTULUŞ

 ''Va’tasımû bihablillâhi cemîân ve lâ teferrakû  /  Hepiniz onun ipine sımsıkı sarılın ve ayrılmayın.''




Kitap kelimesi ktb kökünden gelmekte olup ''dikiş dikmek,bağlamak,raptetmek'' anlamlarına gelmektedir.Yazı yazma yada yazılı metin anlamını daha sonraki dönemlerde kazanmıştır.

Kitap ile birlikte kullanılan Tilavet kelimesi ise Aralarında herhangi bir aidiyet bulunmadan, herhangi bir şeyi bulundurmadan, birinin diğerini takip etmesi'dir.

Bu açıdan bakıldığında ''tetlûnel kitâb'' bağlantıyı/örüntüyü takip etmek/takip edebilmek anlamına gelmektedir.

Kitap ile ilgili ayetler: KİTAP

 ''İşte bu kitap/bağlantı ki, onda hiçbir karışıklık yoktur. Takva sahipleri/Gerçekçiler için bir hidayettir/doğru yolu gösteren klavuzdur.''BAKARA 2

''İnsanlara Birr’i/İyi olmayı emrediyorsunuz da siz kendinizi unutuyor musunuz? Ve siz, Kitabı/bağlantıyı takip ettiğiniz halde hâlâ akıl etmiyor musunuz/anlamıyor musunuz?'' BAKARA 44

''Ve, umulur ki siz hidayete erersiniz/doğru yolu bulursunuz diye Musa'ya/bir benzerinize kitap/bağlantı  ve furkan/bağlantıyı okumayı vermiştik.''BAKARA 53

''Ve onlardan bir kısmı ümmîler/cahiller dir. Onlar Kitabı’nı bilmezler, sadece emaniyeyi (uydurmayı)bilirler. Ve onlar sadece zanda(tahminde) bulunuyorlar.'' BAKARA 78

 ''Artık elleriyle  kitabı/bağlantı yazanların vay haline! Sonra da onu az bir bedel karşılığında satmak için: “Bu onun katındandır.” derler. İşte onlara yazıklar olsun , elleriyle yazdıkları şeylerden dolayı ve yazıklar olsun onlara, kazandıkları şeyler sebebiyle.''BAKARA79

'' Andolsun ki, Biz, Musaya/sizin bir benzerinize kitap/bağlantıyı verdik ve ondan sonra ardarda resûller gönderdik. Ve Meryem’in oğlu İsa’ya beyyineler verdik ve onu Ruh’ûl Kudüs ile destekledik. Öyle ki, nefslerinizin hoşlanmadığı bir şeyle gelen resûle karşı, her defasında kibirlendiniz. Bu sebeple bir kısmını yalanladınız ve bir kısmını da öldürüyorsunuz.''BAKARA 87

''Ve onlara, Onun katından onların beraberindeki şeyi  tasdik eden bir Kitap/bağlantı,  geldiği zaman . önce kâfirlere/gerçeği örtenlere karşı  fetih ve zafer için yardım istiyorlardı. Oysa, O bildikleri onlara gelince O’nu/bağlantıyı inkâr ettiler. Bu yüzden ondan uzaklaşma kâfirler/gerçeği örtenler içindir''BAKARA 89


Gerçek üstü ve geleneksel yorumların aksine kitap yaratıcısı ile çeşitli şekillerde bağlantı kuran bir insana doğa üstü yollarla ulaşan bir bilgi değil aksine kişinin aklı ile ulaştığı bir çözülmemedir.Ayetlerde geçen ''mûsâl'' kelimesinin kökünü oluşturan msl kelimesinin ''örnek,model,benzer'' anlamına geldiği düşünüldüğünde sıradan insan tarafından ulaşabilecek bir bilginin sözkonusu olduğu açıkça ortaya çıkmaktadır.

Bakara suresi 53.ayette Musaya yani insanlar içinden bir modele/örneğe Kitap/bağlantı ve Furkan/bağlantı okuma yeteneğinin verildiği yani bu kişinin bunu belirli bir süreç içerisinde kendisinin kazandığından bahsedilmektedir.Bu yeteneğin bağlantıları okuyarak gerçeği bulabilmenin bir süreç sonunda kazanılabileceği Enfal suresi 29. ayette  ''Ey âmenû olanlar! ona’a karşı takva sahibi olursanız/gerçekçi bir bakış açısına sahip olursanın sizi furkan sahibi kılar/bağlantıları okuyarak gerçeğe ulaşmanızı sağlar''denilerek ortaya konulmaktadır.

Kitap gözlerimizin önünde akıp giden ve gerçek dünyayı oluşturan bilimsel gerçeklerdir,İnsanların hepsi biyolojik özellikleri nedeni ile bu gerçekleri görme yeteneğine sahiptirler.Ancak bu gerçekler arasındaki bağlantılar herkes için ''yoruma'' açık bir durum oluşturur,eğer bu yorum akla ve mantığa dayanılarak var olan gerçekler gözönüne alınarak yapılıyorsa sonuç kişiye furkan/bağlantıları doğru okuyarak gerçeğe ulaşma yeteneğini kazandırır.Ancak yorum kişisel yorumlara (emmaniye) dayanıyorsa sonuç gerçek ile uyuşmayan bir tahminden/zandan öteye geçemez.

Tüm Resuller/elçiler,gerçeklere sıkısıkıya sarılarak(Onun ipine tutunarak) Kitabı /bağlantıları okumuşlardır.Bu bağlantıları okuyarak elde ettiklerini insanlara doğru yolu göstermek için onlarla paylaşmışlardır.Varolduğumuz evrende ''Doğaüstü'' hiçbirşey yoktur.Bu sebeple doğaüstü hiçbir varlıkta sözkonusu olmayacaktır.İnsanları koruyup gözeten onlarla peygamberler aracılığı ile iletişime geçen bir Tanrı kavramı sadece insanların bağlantıları kişisel yorumlarına göre okuduğu bir kitabın konusudur.Kitap gözlerimizin önündedir ve bizden önceki resuller gibi bizimde onu okuyacağımız günü sabırla beklemektedir.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SURYA NAMASKARA (GÜNEŞİ SELAMLAMA) –Hinduizm / NAMAZ(ATEŞİ SELAMLAMA) -Meccusilik-

‘’Kime secde(itaat) ettiğini bilmemek’’ ‘’ Onun ve kavminin, Allah'ı bırakıp güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, kendilerine yaptıklarını süslü göstermiş de onları doğru yoldan alıkoymuş ’’NELM 24 Güneş ,dünyadaki canlılık ile olan doğrudan ilişkileri sebebi ile ‘’insan ‘’denen varlığın çevresindeki nesnelere anlamlar yüklemeye başlamasından ve aralarındaki ilişkileri çözümlemesinden itibaren önemli bir varlık konumuna gelmiştir.Avcılık ve Tarıma dayalı toplumlarda doğanın canlanma ve ölme zamanları mevcut hayvan popilasyonunu ve hasat evrelerini doğrudan etkilemesi ,sözkonusu durumların ise doğrudan ‘’Güneş’’ ile olan bağlantısı gerek avcı gerekse tarım toplumlarının güneş ile yakın bir ilişki içinde olmasını sağlamıştır.Doğadaki sebep-sonuç ilişkisinin farkında olan ancak yetesiz bilimsel anlamda gelişmemişliği nedeni ile bu durumlara mantıklı bir açıklama getiremeyen insan zaman içinde rasyonel olarak cevap veremediği sorulara irasyonel cevaplar bularak manevi açıda

Hayvanların Kulaklarını Yarmak ve SÜNNET(HITAN)

CİNSEL ORGANIN UCUNUN KESİLMESİNİ EMREDEN BİR YARATICIYA İNANMAK Yıllık milyonlarca Türk Lirasına ulaşan sünnet düğünü sektörü,operasyon başına binlerce lira alan ''sünnetçiler'',operator doktorlar ve özel hastaneler;süslü püslü tören kıyafetleri ;kim olduğunun bile farkına varamadığı küçücük yaşında yaratıcısının cinsel organının ucunun kesilmesini emrettiğini düşünen bir çocuk; Size Allah'ın yarattığını değiştirme hakkını veren kimidir? ''Lekad halaknel insâne fî ahseni takvîm'' Biz insanı en güzel biçimde yarattık.Tin 4 ''Allah, şeytana lânet etti. Ve şeytanşöyle dedi: "Ben mutlaka, Senin kullarından belli bir nasip edineceğim. ''Ve onları mutlaka dalâlette bırakacağım. Ve onları, mutlaka emaniyyeye (kuruntuya) düşüreceğim ve mutlaka onlara emredeceğim. Böylece onlar, mutlaka DAVARLARIN KULAKLARINI KESECEKLER ve onlara emredeceğim, öyle ki mutlaka, ALLAH'IN YARATTIĞINI DEĞİŞTİRECEKLER. Ve kim, Allah'tan

SALAT ,İKAME-İ SALAT & İNFAK

‘’Malları ve canları ile Allah yolunda mücadele edenler; işte onlar, onlar sadıklardır.’’ Hucurat 15 Allah katında din(yaşam sistemi) ‘’Allah katında din, ancak İslâm dinidir.’’Ali İmran 19 ;Din insanın ve bununla bağlantılı olarak insanın içinde yaşadığı toplum tarafından uygulanan yaşam sistemidir,zaman içinde oluşturulmuş değerler ile belirlenen sosyo-ekonomik yapıdır.Bu sosyo ekonomik yapı toplum tarafından oluşturulan normlarla kontrol edilmekte devamlılığı sağlanmaktadır.Bugün temelinde ‘’özel mülkiyet’’ bulunan sosyo-ekonomik yapı, insanlığın dinini(yaşam sistemini) oluşturmaktadır,sahip olduğu güç ile doğru orantılı olarak özel mülkiyet hakkını pekiştiren mekanizmalar oluşmakta bu hakkın ‘’likit bir halde’’ hareketini sağlayan ‘’parasal sistem’’ sayesinde insanların emeklerinin amacı özel mülkiyetini daha çok arttırmak olmaktadır.İnsanlar tarafından oluşturulan devletlerin temeli ‘’özel mülkiyetin güvenliğinin ve meşruiyetinin’’ sağlanması haline gelmiştir.Milyonla